19. yüzyılda, özellikle 1864 yılında yoğunlaşmak ve başta Adığeler ve Abhazlar olmak üzere, Kuzey Kafkasya halklarının katli ve Osmanlı topraklarına yönelik zorunlu göçlerini kapsayan Çerkes Soykırımı tarihte kara bir leke olarak kalmaya devam ediyor.
Mustafakemalpaşa Çerkes Kültür Derneği Başkanı Hayrettin Gök, Rusya’nın Çerkesya’yı işgalinin ardından, 21 Mayıs 1864 tarihinden sonra yoğunlaşmak üzere, Rus İmparatorluğu tarafından Çerkes halkına gerçekleştirilen toplu katliam, etnik temizlik, tehcir ve sürgünün 157. yılında hayatını kaybedenleri andı.
Gök yaptığı açıklamada; “Ne ağlıyoruz, ne kin kusuyoruz, ne nefret besliyor, ne de intikam çığlıkları atıyoruz, sadece ve sadece bu soykırımın herkes tarafından bilinmesini istiyor, tanınmasını bekliyoruz” dedi.
Mustafakemalpaşa Çerkes Kültür Derneği Başkanı Hayrettin Gök, Çerkes Sürgünü’nün 157. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, 21 Mayıs 1864 tarihinin 300 yıl süren Kafkas-Rus savaşlarının sona ermesi ve Kuzey Kafkas halklarının sürgüne zorlanmasının başlangıç tarihi olduğuna dikkat çekti.
‘ÇERKES SOYKIRIMININ TANINMASINI İSTİYORUZ’
Bu tarihten sonra Çerkes topluluklarının dünyanın çeşitli ülkelerine dağıldığını hatırlatan Gök; “21 Mayıs, bir buçuk milyondan fazla Çerkes yurttaşımızın vatanından sürüldüğü, yüz binlerce yurttaşımızın ise yollarda hayatını kaybettiği elim bir tarihtir. Sürgünle başlayıp, yollardaki kıyımla devam eden, asimilasyonla taçlandırılan bir felaketin yıl dönümüdür. Ne ağlıyoruz, ne kin kusuyoruz, ne nefret besliyor, ne de intikam çığlıkları atıyoruz, sadece ve sadece bu soykırımın herkes tarafından bilinmesini istiyor, tanınmasını bekliyoruz. Barış ve kardeşliğini benimsediğimiz, vatan bildiğimiz bu topraklarda kendimiz olarak, ‘Adige’ olarak kalmayı istemekten de ziyade; birliğin tam kuvvet olduğu, ellerin birleştiği, manevi değerlerin sıkça paylaşıldığı toplum hedefliyor, diliyor ve istiyoruz” dedi.