‘Başkaları için adım atmam, sosyal faaliyette bulunmam, siyasetle ilgilenmem’ diyenler sadece kendini düşünen bencil ve egoistlerdir, menfaatperestlerdir. Çalışmayan, mücadele etmeyen ama kara ortak olanlar tembellerdir, topluma yük olanlardır, ‘istemiyorum ama yan cebime koy’ diyen kalpazan insanlardır.
Müslüman ferasetli olur. Kimisi kendi çıkarları ve geleceği için siyaset yapar kimisi de ülkesinin geleceğini düşünerek. Siyasetçilerin iyisi de vardır, kötüsü de le vardır, Toptancılık yaparak hepsine ‘kötü’ diyemeyiz, dersek de gülerler bize çünkü onlar da bizim içimizden çıktılar, oraya gökten inmediler. Kötü dediğimiz siyasetçilerin haline bakarak kendimiz siyasete girmeyebiliriz ama seçim yaparken sağlam yöneticiler seçmek, siyasetle de hemhal olmak durumundayız. Ne demişti rahmetli T.C. 54.Hükümetin Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan; “Siyasetle ilgilenmeyen Müslüman’ı, Müslümanla ilgilenmeyen siyasetçiler yönetir.”
Müslüman siyasetle ilgilenmek zorunda, Erbakan hocanın dediği gibi. En azından, Müslümanların derdiyle dertlenmeyen siyasetçilerin önünü kapatmak, onları iş başına getirmemek için. Bu cümle oldukça mühim. Müslümanla ilgilenmeyen siyasetçilere engel olmak için siyasetle ilgilenmek zorunda Müslümanlar. Tarihin vicdanında yerinizin neresi olacağını hiç düşündünüz mü? Bakın ne diyor Aliya; “Tarihi Allah yazar; biz sadece nerede duracağımıza karar veririz.” Bu günler gelir geçer elbet. Allah bir yoluna koyar ülkemizin gidişatını. Müslüman ferasetli olur, yol açar, yola taş koymaz.
Bugün Ramazan ayının 2. Cuma’sı, hepimiz hakkında hayırlı ve mübarek olsun.
SEYYİDÜ-L İSTİĞFAR
Hz. Peygamber’in ‘seyyidü’l-istiğfar’ (istiğfarın en güzeli) diye nitelediği dua şöyledir; İstiğfar, işlenen günahlardan ve hatalardan dolayı Allah’tan af ve mağfiret niyaz etmektir. Kur’ân-ı Kerim’de işledikleri kötülüklerden pişman olup tövbe-istiğfarda bulunanlar övülmektedir. (A-i İmrân, 3/135). Kaynaklarda içeriği bakımından ‘istiğfar’ anlamı taşıyan pek çok dua vardır. Hz. Peygamberin, ‘seyyidü’l-istiğfar’ diye nitelediği dua şöyledir;
“Allah’ım! Sen benim Rabbimsin! Senden başka hiçbir ilah yoktur, Beni sen yarattın. Ben senin kulunum; gücüm yettiği kadarıyla senin ahdin ve vadin üzere bulunuyorum. Yaptığım fenalıkların şerrinden sana sığınırım. Üzerinde olan nimetlerini itiraf ederim; günahımı da itiraf ederim, Beni bağışla, çünkü Sen’den başka hiçbir kimse günahları bağışlamaz.” (Buhari-De’avat, 2,16-6306-6323)
Aslında kişinin Rabbine yönelerek içinden geldiği gibi dile getirdiği her türlü bağışlanma duası zaten bir istiğfardır.
SIRMALAR CAMİ DERNEĞİ ÇALIŞIYOR
18 Şubat 2024 tarihinde seçimle göreve gelen Kadir Temel başkanlığındaki yönetim kurulu üyeleri hiç durmadan tam gaz hizmet etmeye devam ediyorlar.
Başkan Kadir Temel’in verdiği bilgiye göre 7 Mart’ta, camiye yapmış oldukları katkıları için hayırseverlerin manevi ruhlarına mevlit ve Kur’an tilavetinde bulunuldu. Camiye imam odası ile bahçeye dernek odası yapıldı. Sırma Cami Derneği yönetimi olarak bu güne kadar 60 aileye içinde 21 çeşit gıda bulunan Ramazan kolisi ile 6 aileye de nakdi yardımda bulunuldu. Cami yönetimi, ‘Allah kabul etsin’ diyerek tüm hayırseverlere şükranlarını sundu.
Sırma Cami yönetimini kısa zamanda yapmış oldukları bu güzel hizmet çalışmalarını tebrik ediyor, başka derneklere de örnek olmasını Allah’tan niyaz ediyorum.