İnsanlarda güzel olan yüzdür; yüzde güzel olan gözdür. İnsanı insan yapan ise ağızdan çıkan sözdür.
Hamdım, piştim, yandım.
Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez.
Zalimin zulmü karanlık kuyudur. Sonunda içinde boğulur.
Dünya; dedikodu, tartışma ve bahis kuyusudur. Bu kuyuya düşersen sağlam çıkamazsın.
İnsan gözden ibarettir. Göz ise dostu gören gözdür.
Hürmet eden hürmet görür.
Halk arasında meşhur olmak, sırlara ermeye engeldir. Şöhretten kurtulmaya bak.
Dil çakmaktaşı ve demiri gibidir. Dilden çıkan ateş olur.
Helal lokma nuru ve olgunluğu arttırır. İlim, hikmet, aşk, incelik helal lokmadan doğar. Lokma tohumdur. Mahsulü fikir. Lokma denizdir, incisi fikir.
Allah ne alırsa ona karşılık insanda bulunur. Bunun için veliler kaybettiklerine üzülmez ve Allah’a itiraz etmezler.
Başköşelere hevesi bırak. Senin başköşen Hakk’ın yoluna revan olmaktır.
İftitah tekbirinin manası şudur: Allah’ım biz senin huzurunda kurbanız. Koyun keserken Allah-u Ekber deriz. Allah büyüktür der de hayvanı keseriz. Namaza başlarken Allah-u Ekber demekle şunu demek istiyorsun: Allah’ım hayvan olan nefsimi isminle kesiyorum.
İyiyim desem yalan olur, kötüyüm desem inancıma dokunur. En iyisi şükre vurayım dilimi, belki o zaman kalbim kurtulur.
Misafirsin bu hanede ey gönül, umduğunla değil bulduğunla gül, hane sahibi ne derse o olur, ne kimseye sitem eğle, ne üzül.
Şefaat ve merhamette güneş gibi ol, başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol, cömertlikte ve yardım etmede akarsu gibi ol, hiddet ve asabiyette ölü gibi ol, tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.
Canım bedenimde oldukça Kur’an’ın kuluyum, seçilmiş Muhammed’in yolunun toprağıyım. Birisi, sözlerimden başka bir söz naklederse; Ondan da şikâyetçiyim, bu sözden de şikâyetçiyim. Bir yandan korku, bir yandan ümidin varsa iki kanatlı olursun. Tek kanatla uçulmaz zaten. Sopayla kilime vuranın gayesi kilimi dövmek değil, kilimin tozunu almaktır. Allah sana sıkıntı vermekle tozunu, kirini alır. Niye kederlenirsin? Taş taşlıktan geçmedikçe parmaklara yüzük olamaz. Yüzük olmak dileyen taş ezilmeyi, yontulmayı göze almalıdır.
Dost ol da, dostu gör.
İnsanın değeri, aradığı şeydir.