İslam tarihi açısından kutsal değil ama sembolik anlamı büyük. Tarihçi-Yazar, Ortadoğu Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Tomar, Şam’ın kurulduğu ilk günden beri farklı İmparatorluklar ve dolayısıyla da farklı etnisite, mezhep ve dinlere ev sahipliği yapan bir kent olduğunu hatırlatarak, diyor ki, “Caminin bulunduğu alan MÖ 9. yüzyılda pagan tapınağıydı. Roma döneminde Jüpiter Tapınağı’na dönüştürüldü. Ancak o dönemler bir şehir fethedildiğinde en büyük tapınak muhakkak dönüştürülüyordu. Emevi Cami’de cihat ve fetih kültürünün yayıldığı bölgede. Dolayısıyla Bizans İmparatorluğu döneminde, Hz. Yahya olarak da anılan Vaftizci Yahya’ya adanan bir kiliseye dönüştürüldü. Suriye, 634’te Ebu Ubeyde’nin İslam orduları tarafından fethedilince de kilisenin bir bölümü Hıristiyanlara, bir bölümü Müslümanlara ayrıldı.”
“Ancak Emeviler’in ilk döneminde artan Müslüman nüfus nedeniyle daha büyük bir camiye ihtiyacı oldu. Halife Velid bin Abdülmelik, 705’te, Hıristiyanlarında rızası alınarak, (onlar için daha büyük 4 kilise inşa edilmiş o dönem) bu yapıyı kısmen yıkıp, genişleterek yerine yeni bir cami inşa etmeye başladı. Yapı, Bizans mimarisi ile de çok yakın çünkü inşasında Bizans’tan getirilen ustalarda çalıştı.”
“Bizanslı ustalar özellikle mozaik süsleme işinde tüm maharetlerini sergilediler. Emevi Ulu Camisi, İslam mimarisinin ilk büyük örneğidir. Kare şeklindedir. Bir örneği de Halep ve Diyarbakır’daki Ulu Cami’dir. Ulu Cami olması sebebiyle cemaat kültürünün yaşandığı, sahabelerin gelip, gittiği ve de çevresel olarak bir toplanma noktası, mescidinde talebelerin kaldığı kompleks bir merkezdir.”
Emevi Camisi’nin minaresine Hz, İsa’nın tekrar ineceği ve buradan bir dirilişe vesile olacağı rivayetleri olduğunu belirten Prof. Dr. Cengiz Tomar, Hz. Yahya’nın başının burada bulunduğu inancının da Bizans döneminden İslam dönemine taşındığını belirterek, ekliyor, “Ayrıca iki minberi var. Hem Şafi hem de Hanefi mezheplerinin dini vecibelerini yerine getirdiği bir yer. Yine yaygın inanışa göre Kerbela da öldürülen Hz. Hüseyin’in kafası önce camide sergilenmiş sonra da buraya gömülmüştür.”
Peki, Suriye açısından caminin önemi nedir? Yanıtı şu, “İlk halifeliğin önemli bir sembolü de Ulu Cami’den hutbe okunmasıdır ki buradan da okunmuştur. Dolayısı ile Mekke, Medine ve Kudüs gibi İslam tarihi açısından bir kutsiyeti olduğunu söyleyemesekte, Suriye’nin ve Başkent Şam’ın hâkimiyeti ve İslam tarihinde bir devlet olarak kabulü açısından bir simgedir. İlk medreseler, ilim halkaları Emevi mescitlerinde kurulmuştur ve İslam’ın tebliği açışından da önemlidir. Emevi Camisi Suriye’de İslam’ın sembolüdür.”
DEVAMI GELECEK SAYIDA.