Büyükşehir Belediyesi, kentin deprem riskine karşı daha hazırlıklı, güçlü ve dirençli hale gelmesi için çalışmalarını sürdürüyor.
Büyükşehir Belediyesi ve Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) iş birliğiyle yürütülen ‘Deprem Risk Yönetimi ve Ulaşım Altyapısının Güçlendirilmesi’ projesi kapsamında hazırlanan deprem risk analizi raporu ve uygulanacak yol haritası, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen ortak koordinasyon toplantısında ele alındı.
‘ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR’
Bursa AFAD Müdürü Mehmet Buldun, toplantıda yaptığı konuşmada, afet yönetiminde yeni bir döneme girildiğini vurgulayarak; “Eskiden kriz yönetimi anlayışı hakimdi. Ancak artık afet öncesi, afet anı ve afet sonrası süreçleri planlayan bütünleşik bir afet yönetim sistemine geçtik. Amacımız, afetten sonra iyileştirme yapmak zorunda kalmadan güvenli yapılar oluşturmak. Bu çalışmalar Bursa’nın dirençli bir şehir olması için önemli bir yol haritası sunacak. Risk azaltma çalışmalarımızı sürekli olarak sürdürüyoruz” dedi.
‘BU PROJE BENİ HEYECANLANDIRIYOR’
JICA Türkiye Ofisi Kıdemli Temsilcisi Susaku Kawai, Büyükşehir Belediyesi ile yürütülen projeye verilen önemin kendilerini mutlu ettiğini belirterek şunları söyledi; “Bu projeye gösterdiğiniz özveri beni çok mutlu etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve kamu yetkililerine katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. JICA ekibi olarak, Büyükşehir Belediyesi ile iki yıldır çalışıyoruz. Bu süreçte gerçekleştirdiğimiz kapsamlı risk değerlendirmeleri bize çok önemli veriler sundu. Bursa’nın ihtiyaçlarını net bir şekilde ortaya koyduk ve bu doğrultuda çalışmaya devam ediyoruz. Japonya’nın afet tecrübelerinin Bursa ile paylaşılması gerçek bir fark yaratacaktır.”
2026 YILINDA TAMAMLANACAK
Bursa Büyükşehir Belediyesi adına konuşan Ergül Halisçelik, projenin 2026 yılı Ağustos ayında tamamlanmasını planladıklarını açıkladı. Halisçelik; “Bu proje kapsamında yapılan araştırmalar bize Bursa’daki deprem ve bina risklerini detaylı şekilde anlatacak. Kentsel dirençlilik planımız hem makro hem de mikro düzeydeki planlarımızı netleştirecek. Ülkemiz çok riskli bir bölgede bulunuyor. Çok yakın zamanda büyük bir felaket yaşadık. Kahramanmaraş merkezli depremlerde koordinasyon eksikliği nedeniyle büyük sıkıntılar yaşadık. O gün yaşanan kaos ortamı, kimin hangi görevde olduğunu bilmesine rağmen koordinasyon eksikliğinin önüne geçemedi. Bir daha bunları yaşamamak için bu çalışmaları yapıyoruz” diye konuştu.
‘EN KÖTÜSÜNE HAZIRLIKLI OLALIM’
Depremin kaçınılmaz bir gerçek olduğunu vurgulayan Halisçelik; “Bizler afet öncesi, afet anı ve afet sonrasını planlamak için çalışıyoruz. Depremin etkilerini en aza indirmek için hangi önlemleri almamız gerektiğini net bir şekilde belirlemeliyiz. Bu raporun sonuçlarını tüm çalışmalarımıza entegre ederek riskleri minimalize etmeyi hedefliyoruz. En iyisini umalım ama en kötüsüne de hazırlıklı olalım” dedi.
GEMLİK MUDANYA İZNİK SIVILAŞMA RİSKİ TAŞIYOR
Tehlike değerlendirmesi ve bina risk analizi üzerine sunum yapan Masasi Inove, Bursa için belirlenen 12 aktif fay segmenti üzerinde yürütülen çalışmaların sonuçlarını paylaştı. Türkiye’de ilk kez bu kadar büyük çaplı bir analiz yapıldığını vurgulayan Inove, çapraz kesişen yeni bir fayın tespit edildiğini belirterek, Bursa’nın Hatay bölgesine çok benzeyen bir fay sistemine sahip olduğunu ifade etti. Ayrıca, Bursa’daki sıvılaşma riski taşıyan bölgeler de ortaya kondu. Gemlik ve Mudanya kıyıları, İznik Gölü çevresi, Yenişehir’in batı kısmı, Karacabey çevresi ve şehir merkezi sıvılaşma açısından en hassas bölgeler olarak öne çıktı.
70 BİN İNSANI KAYBETME RİSKİ
“Bursa’da büyük bir deprem olması halinde yaklaşık 70 bin insanımızı kaybetme riski bulunuyor. Ancak doğru önlemler alındığında bu kayıpları önemli ölçüde azaltmak mümkün” diyen Inove, yapılacak çalışmaların şehrin deprem direncini artırmaya yönelik kritik veriler sunduğunu söyledi.
Bina risk değerlendirme çalışmaları kapsamında, Bursa’daki farklı fay segmentlerinde 7.0 ve üzeri büyüklükte olası depremlerin meydana getireceği bina hasar senaryoları ortaya kondu. Inove depremde alınan hasarları azaltmanın mümkün olduğunu ve hızlıca çalışmalar başlanması gerektiğini belirtti.
MARMARA’DA 7.7 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM OLABİLİR
Çalışmalara göre, en fazla yıkım ve ağır hasarın beklendiği fay segmentleri şunlar:
174 kilometre uzunluğundaki İznik-Gemlik ve fay hattı 7.6 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 57.932 bina farklı derecelerde zarar görebilir.
92 kilometre uzunluğundaki İznik-Gençali fay hattı 7.4 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 58.013 bina etkilenebilir.
51 kilometre uzunluğundaki Ulubat fay hattı 7.0 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 72.237 bina hasar alabilir.
56 kilometre uzunluğundaki Bursa-İnegöl fay hattı 7.1 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 102.788 bina risk altında.
78 kilometre uzunluğunda Mustafakemalpaşa-Orhaneli fay hattı 7.3 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 14.969 bina zarar görebilir.
56 kilometre uzunluğundaki Soğukpınar-Oylat fay hattı 7.2 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 46.191 bina hasar alabilir.
10 kilometre uzunluğundaki Barakfakih fay hattı 6.2 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 9.078 bina etkilenebilir.
25 kilometre uzunluğundaki Yenişehir fay hattı 6.7 büyüklüğünde deprem üretebilir ve 11.125 bina zarar görebilir.
230 kilometre uzunluğundaki Marmara fay hattında ise 7.7 büyüklüğünde bir deprem oluşursa 2.079 bina hasar alabilir.
Yeni eklenen fay segmentlerinde ise; 95 kilometre uzunluğundaki Cross-Basin fay hattı 7.4 büyüklüğünde deprem üreterek 122.382 binanın yıkılmasına neden olabilir.
55 kilometre uzunluğundaki Cross-Basin East fay hattı 7.3 büyüklüğünde olup depremden 57.311 bina etkilenebilir.
40 kilometre uzunluğuna sahip Cross-Basin West fay hattı ise 7.2 büyüklüğünde bir deprem oluşturarak 104.865 binanın zarar görmesini sağlayabilir.