Türkiye’nin en büyük tatlı su kaynaklarından biri olan 24 kilometre uzunluğundaki Bursa Uluabat Gölü’nde çevre felaketi yaşanıyor.
1998’de Ramsar Alanı olarak kabul edilerek, Uluslararası Yaşayan Göller Ağı’na dâhil edilen Uluabat Gölü’nde sanayi kuruluşları ve evsel atıklar nedeniyle son günlerde yeniden kirlilik oluştu.
Göle yakın mahallelerdeki vatandaşlar, Ormankadı-Kumkadı mevkiindeki su pompalarından göle bırakılan atık suların kirliliğe neden olduğunu söyledi. Gölün siyaha büründüğünü belirten vatandaşlar; “Pompalar, gölün dışında sulama kanalındaki fazla suyu göle pompalıyor. Bu kanal Uluabat’a kadar uzanıyor. O taraftan kanala fabrika atığı salmışlar. Tankerlerle yapılma ihtimali söz konusu olabilir. Uluabat’taki pompalar aktif olmadığından pislik bu tarafa gelmiş. Biyolojik çeşitliliğe büyük zarar gördü. Çok kötü kokusu var, suyun rengi değişti ve balıklar öldü” tepkisinde bulundu.
Kirmasti Deresi’nin en önemli beslenme kaynağı olduğu Uluabat Gölü, uluslararası önemine rağmen göl ekosistemi aşırı avlanma, kıyı gelişimlerinde meydana gelen arazi ıslahları ve tarımsal endüstriyel ve evsel atık deşarjlarının neden olduğu ötrafikasyon tehlikesi altında bulunuyor.