Para ile saadet arayanların hüsranı, bulduğu ile yetinenlerin mutluluğunun üzerine kocaman bir kâbus oluşturduğundan olsa gerek dünyanın nerede ise hiçbir yerinde ne huzur ne mutluluk ne de tat tuz kalmadı.
Kime sorsan, kiminle karşılaşsan, kiminle konuşsan, herkes adeta pimi çekilmiş patlamaya hazır bomba gibi, stres ve dert küpü. Doluya koysan almaz, boşa koysan dolmaz çoğu suni olan sorunlarla boğuşuyoruz ve enerjimizi tüketiyoruz. Mutlu olmamız gerekirken her kafadan bir avazın oluşturduğu gürültü ve kaos ile her günümüz bir öncekini aratır hale geldi veya getirildi. Suçlu arayanlar aynaya bakmaktan korkup, devamlı başkalarını suçlama hastalığına da tutulunca gerçeğe ulaşmak şöyle dursun, gerçek olmayan gerçeklerle Donkişot’un gölgesi ile savaştığı gibi savaşıp duruyoruz.
Bizleri ayakta tutan, bizleri güçlü yapan ahlaki değerlerimizdir.
Ahlak bozulursa adeta dünyanın çivisi yerinden oynar. Ahlakın olmadığı yerde sevgi, saygı, huzur ve insanlık olmaz, sadece terör olur, sadece dünya için çalışma hırsı olur. Bu duruma gelmek çok tehlikeli bir durumdur. Hiç kimse kusura bakmasın, çünkü biz insanlar hep yaptıklarımızın cezasını çekiyoruz. Çünkü çok ama çok şükürüz bir millet olduk.
Teknoloji çağındayız, dijital çağa girdik. Dünya çok rahat bir yere dönüştü, cazibeli bir hale geldi, yalancı cennete dönüştü ama Allah ve ahiret unutturuluyor. Teknoloji çağının hastalığı: NOMOFOBİ.
Müslümana çaresizlik, tembellik, umutsuzluk yakışmaz.
Cennet ucuz değil, cehennemde lüzumsuz değil. Bu dünya yan gelip yatma yeri değil. Müslümanın tatili olmaz, bir işte yorulduysa, başka bir işe geçer. Müslüman Allah’ı ve ahireti unutmadan çok çalışmalı, zekât verebilecek bir duruma gelmeli. Olmayanlara vereceksin, verecek kimse kalmadıysa yatırım yapacaksın, yeni iş sahaları açacaksın, topluma ve insanlığa daha çok faydalı olmak için gece ve gündüz demeden çalışacaksın.
Türkiye olarak çok zor bir süreçten geçiyoruz. Son 10-15 yılda ülkemizin başına gelmedik kalmadı.
15 Temmuz darbe girişimi ekonomiyi felç etti, ardından pandemi süreci ekonominin çarklarını kırdı ve tüm dünya bu kâbustan etkilendi. Suriye, Rusya ve Ukrayna savaşları dengeleri bozdu. Seller, orman yangınları, mevsim değişikliği, terör, hayat pahalılığı ve son olarak da 6 Şubat tarihindeki deprem felaketi ülkemize çok büyük bir maliyet getirdi.
Dünya hak-batıl, sınav-imtihan yeri. Vatan için, millet, için, insanlık için çalışanların Cenabı Allah (C.C) yar ve yardımcıları olsun. Allah’ım, bize her daim kendini hatırlat. Dünyaya dalıp, seni unutanlardan ve bundan dolayı huzurunda mahcup olanlardan eyleme. Kalbimiz imana, gönlümüz İslam’a, dilimiz Kur’an’a, kulağımız ezana, gözümüz nura dolsun. Cuma’nın feyzinden ve bereketinden yeterince istifade edenlerden eylesin. Cuma’nın hayır ve bereketi üzerinize olsun. Selam ve Dua ile HAYIRLI CUMALAR.