KENDİNİ BİL, KENDİNİ DEĞİŞTİR, ÜMİT VAR OL

Hayatta her şey zıttı ile var. Güzellik çirkinlikle, iyilik kötülükle, başarı da başarısızlıkla. Güzellik ve iyiliğin değerini anlayabilmeliyiz, çirkinlik ve kötülüğünde. Başarıyı istemek ve istikrarla çalışarak da başarısızlığı yaşamak mümkün. Nasıl mı?

Motivasyon için bazen başarısızlık da gerekli. Olaylara, olgulara, nesnelere objektif bakabilmenin önemi tartışılmaz. Kendimize objektif bakabiliyor ve değerlendiriyorsak bir adım öndeyiz. Çünkü eksikleri yanlışları görebilmek, kabul edebilmek, onları çözüp tamamlayabilmek için en önemli adım. Yani başarısızlıkları kabul ettikten sonra sorunu için harekete geçebiliriz. Sonrası ise azim, istikrar ve kendine inanmaya kalıyor.

Günümüz eğitimcileri ve ebeveynleri, çocukların kendine inanması için elimizden geleni yaptığımızı düşünüyor. Başarılarını görüyor, odaklanıyor, takdir ediyoruz, hatta çoğu zaman abartılı övgülerle sarıp sarmalıyoruz onları. Yine de çoğunlukla istediğimiz özgüveni göremiyor, ‘nerede hata yaptık?’ diyoruz.

Çocukları gerçek hayatın içine sokmuyoruz. Onlara daha çok, kendi başarısızlıklarını görme, kabul etme, çözme alışkanlığı kazandırmaktan bahsetmiyoruz. Çünkü gerçek özgüven bundan sonra gelecek. Aksi takdirde başarısızlıkları ile yüzleşmek zorunda kaldıklarında depresyona gömülen, üzgün, şaşkın, kendine ve karşısındakine güvenemeyen, istikrarsız bireyler yetiştirmiş olacağız.

Angela Duckworth’un belirttiği gibi, istikrar, bir kişinin uzun dönemli amaçlarını gerçekleştirme yolunda gösterdiği azim yeteneğidir. Değişkenlerin çok fazla olduğu günümüz dünyasında hedefine istikrarlı bir şekilde odaklananlar kazanacak.

Yazımıza yine Duckworth’un bir sözü ile devam edelim; “Zor hedefler konusunda başarıya ulaşmak sadece yetenekle değildir, o kabiliyetin sürekli ve odaklanmış şekilde uygulanmasıyla mümkün.

Unutmayalım, başarısızlıklarımız bizi istikrarlı ve kararlı bir çalışmaya yöneltecek, öyleyse başarısızlıklarımızın kıymetini bilip gerekli dersleri çıkartalım.  Başarıda en büyük etkenlerden biri olan istikrar, doğuştan gelen bir yetenek değil, yani öğrenebileceğimiz, kendimize kazandırabileceğimiz bir özellik. Zekâdan bile önemli olan bu özelliği motivasyon ile birleştirdiğimizde başarı kaçınılmaz olacaktır. Potansiyelimizi sürekli çaba ile açığa çıkarabileceğimizi unutmayalım. İşin sırrı kendini bilmekte Değişmek istiyorsak eğer, önce kendimizi tanıyacağız.

Sevgi, saygı ve dualarımla. Hayırlı haftalar.